15 Şubat 2016 Pazartesi

Kartal Gözü Özellikleri


KARTAL GÖZÜ ve İNSAN GÖZÜ 

Biblerce metrelerce yüksekte uçan kartallar yeryüzünü detaylı bir şekilde tarayacak mükemmel gözlere sahiptirler neden mi ? Yaşamak için...
Bir kartal 1500 metre yükseklikte uçarken bir tarladaki hareket eden bir tavşanı rahatlıkla görür. Büyük bir hızla süzülerek avı olan tavşanı yakalayabilmesi için gerekli olan gözleri bu yüzden yaşama kaynağıdır.
Hayvanlar aleminde en iyi göz kartala aittir bunun en büyük sebebide kartal gözünde iki tane retina olmasıdır. Gözleri sayesinde bir nesneyi 6 kat büyütebilir yani kullandığınız 6x optik zoomlu fotoğraf makinaları birebir olmasada kısmen benzemektedir.
Kartalların gözbebekleri kafalarına oranla daha büyüktür. Eğer insanla orantılarsak bizlerin gözleri en az portakal kadar olmalıydı.


7 Şubat 2016 Pazar

Buzdolabiniz Da Kötü Bir Koku Mu Var?


 Buzdolabiniz Da Kötü Bir Koku Mu Var?

Öncelikle Buzdolabınız daki sökülüp takılacak olan parçaları ve iç kısımlarını karbonatlı su ile siliniz. Karbonatlı su buzdolabında oluşan kötü kokulara karsı çok iyi gelir.

Kötü koku hala devam ediyorsa, çalışır vaziyette olan dolabın içerisine ağzı açık süt, mangal kömürü, çay posası ve pirinçli Türk kahvesi koyunuz. Yaklaşık 5-6 saat beklettikten sonra çıkarın.Göreceksiniz kokudan eser kalmayacak :)


Farklı Yöntemleriniz var ise Lütfen Yorumda paylaşınız..

Tencerenin Dibi Tutarsa Nasil Temizlenir


-Kararan ve dibi tutan Alüminyum kaplarınızı pırıl pırıl yapmak istiyorsanız, Su ve bolca sirke koyarak kaynatın.

-Çelik,Döküm ve Emaye ise karbonat serpip bir miktar su ile bir saat kadar ıslatın  ve sert bir plastik fırça ile temizleyin.
- Teflonlar ise çok daha fazla özen ister çizmemeye dikkat gösterin :)

Akrepler ve Merak Ettikleriniz

Akrepler böceklerle değil örümceklerle yakın akrabadır. Bu yüzden, kendilerine benzeyen öbür küçük eklem bacaklılarla birlikte ve örümceğimsiler (Arachnida) adıyla böceklerden ayrı bir sınıf oluştururlar.

Akreplerin dört çift yürüme bacağı, ayrıca ıstakozunki gibi iri ve güçlü birer kıskaçla donatılmış bir çift yakalama bacağı vardır. Avlarını bu kıskaçlarıyla yakalayıp parçalarlar. Kuyrukları uzun boğumludur; ucunda da gövdedeki zehir keseleriyle bağlantışı olan, çengel biçiminde sivri bir iğne bulunur.

Akrep av aramak için dolaşırken kuyruğunu gövdesinin üzerine doğru bir yay gibi kıvırır. En sevdiği yiyecek böcekler ya da fare, kertenkele gibi küçük hayvanlardır.

Güçlü kıskaçlarıyla avını sımsıkı yakaladığında, kuyruğunu hızla başının üzerinden aşırarak iğnesini kurbanına batırır. Böylece, iğnesinden akıttığı zehirle avını öldürür ve vucudundaki sıvıları emer, Zehrin etkisi akrebin türüne göre değişir. Genellikle bütün akreplerin sokması çok acı verir, ama bazı türlerindeki insanı ve en iri hayvanları bile öldürebilir.

 En tehlikeli akreplerden biri Kuzey Afrika’da yaşayan sarımsı kahverengi akreptir(Androctonus australis). 
Zehirli akreplerin çok yaygın olduğu Meksika’da her yıl en az 1000 kişi akrep sokmasından ölür.
Akrepler yalnızca sıcak ve tropik bölgelerde yaşar. Gündüzleri genellikle kayaların ya da devrilmiş ağaç gövdelerinin altına saklanır, gece olunca avlanmak için dışarı çıkarlar.Dişi ve erkek akrepler karşılıklı geçerek garip bir dans yaparlar. Döllenmiş yumurtalar dişi akrebin vücudundayken açılır ve anne akrep yumurtadan çıkmış olan yavrularını günlerce sırtında taşır. Akreplerin rengi genellikle siyah, kahverengi ya da sarı, uzunlukları da 1,5 ile 20 cm arasındadır.

Bütün yeryüzünde 800 kadar akrep türü yaşar. Türkiye’ninde birçok yerinde küçük ve zararsız akrep türlerine rastlanı; yalnız Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki bazı türlerin zehri çok tehlikelidir.

Bu Hayatta Baba'na Bile Güvenme


Artik Tek Dert Bu Anlaşilan

Bu Hikayeyi Dinlemeden Büyüyen Var Mıdır :)


Kutup Ayilarinin Bilmediğimiz Yönleri

 KUTUP AYILARI SOLAKTIR
 
Kutup ayısı, Kuzey Kutbu'nda yaşayan ve ayıgiller ailesinden olan bir tür deniz ayısıdır. Renginden dolayı beyaz ayı olarak da bilinen kutup ayısı, özellikle karlı sahillerde ve buzullar üzerinde yaşamaktadır. Kutup ayısı şu anda kara üzerinde yaşayan en büyük et obur canlı olarak bilinmektedir. Bulunduğu bölgeye son derece iyi uyum sağlayan kutup ayısı özellikle kalın kürkü ile dikkat çekmektedir. Bu kalın kürkü sayesinde kutup soğuğundan etkilenmeyen kutup ayısı karada, suda ve buzlar üzerinde rahat hareket edebilmektedir. Genel olarak balıklarla ve foklarla beslenen kutup ayısı, bulunduğu bölgede yiyecek bulamadığı takdirde yüzen buz kütleleri ile seyahat ederek başka bölgelerde yiyecek aramaktadır.

Kutup Ayısının Fiziksel Özellikleri ;

Kutup ayısı en başta da bahsettiğimiz gibi dünya üzerinde karada yaşayan en büyük et obur olmaktadır. Boz ayıya nazaran biraz küçük olmasına rağmen, boz ayının hem etçil hem de otçul olması kutup ayısını en büyük et obur durumuna getirmiştir. Yetişkin düzeyde bir kutup ayısının boyu rahatlıkla 2 buçuk metreyi geçebilmektedir. Kutup ayısı diğer ayılara nazaran farklı bir fiziksel yapıya sahiptir. İyi bir yüzücü olmaları da aslında bundan kaynaklanmaktadır. Kutup ayısının kafası daha uzun, kulakları daha küçük ve ön pençeleri palet gibi görev görmesi için daha gelişmiştir. Bu pençeler aynı zamanda buzda da rahat yürüyebilmesi için içeri çekilmeden durabilmektedir. Ayak tabanlarının farklı yapısı sayesinde kar üzerinde kaymadan yürüyebilmektedirler. Kutup ayısının dişileri erkekleri kadar büyük olmamaktadır. Neredeyse yarıları kadar olmaktadır. Yetişkin bir kutup ayısı 900 kilogram ağırlığa ulaşabilmektedir. Yeni doğmuş olan bir kutup ayısı ise yalnızca 700 gram olarak dünyaya gelmektedir.

 Kutup ayısı aslında deri olarak siyah renktedir. Ancak tüylerinin beyaz olması nedeniyle beyaz ayı ismini almıştır. Kutup ayısının kürkleri ya da tüyleri, ördek, kaz tüyü gibi su üzerinde kolayca kayabilen yapıda bir tüy olmaktadır. Kutup ayısı bu sayede su içinde rahatça hareket edebilmektedir. Tırnaklarının arasındaki yüzme zarı da buna ekstra bir katkı sağlamaktadır. Kutup ayısının postunun en büyük özelliği ise kızılötesi cihazlarda görünmemesidir. Post üzerindeki özel yapı sayesinde kutup ayısı herhangi bir kızılötesi cihazla tespit edilememektedir.

Kutup Ayısının Beslenme Şekli;

Kutup ayısı bulunduğu yer itibariyle genel olarak fok balıkları ve normal balıklarla beslenmektedirler. Özellikle halkalı fok ve sakallı fok bunların başında gelmektedir. Yetişkin ayılar genellikle avladıkları fokların yağ ve deri kısımlarını yemeyi tercih etmektedir. Genç olan kutup ayısı ise protein amaçlı kırmızı etleri tüketmektedir. Bu besinler dışında yengeç, deniz kabukluları, mors, ren geyiği, misk öküzü, kanada geyiği, beluga balinası gibi hayvanları da avlayabilmektedirler. Aşırı açlık durumunda yetişkin bir kutup ayısı başka bir yavru kutup ayısını dahi yiyebilmektedir. Ancak bu durum nadir olarak gerçekleşmektedir.

Kutup ayısı avlanma konusunda son derece akıllı ve duyarlı hayvanlar olmaktadır. Fok balıklarının nefesinin kokusunu kilometrelerce öteden dahi alabilmektedirler. Fokların nefes almak için çıktıkları deliklerin başında bekleyen kutup ayısı foklar çıktıkları anda onlara saldırarak avlamaktadırlar. İlk hamle sonrası sersemleyen foku buz üstüne alan kutup ayısı avladığı fokun kafasını ısırarak onu öldürmektedir. Bunun yanı sıra su altında da çok iyi avcı olan kutup ayısı 100 kilometre hızla hareket edebilmektedir. Bu sayede gözüne kestirdiği avı rahatlıkla yakalayabilmektedir.

Kutup Ayısının Üremesi;

Kutup ayısı genel olarak ilkbahar aylarında çiftleşmektedir. Belirli bir çiftleri bulunmamaktadır. Kutup ayısı sadece üreme için dişilerle bir araya gelmektedir. Dişinin hamilelik süresi 240 gün yani 8 ay olmaktadır. Bu süre sonunda yavrular anne tarafından açılan derin bir kar çukurunun içerisine doğmaktadır. Genelde iki yavru olarak dünyaya gelirler. Ancak bazı durumlarda bu sayı 3 veya 4 olabilmektedir. Doğan yavrular tüysüz ve kör olarak dünyaya gelirler. Bir ay içinde gözleri açılan yavrular, 1 buçuk ay içerisinde de yürümeye başlarlar. 4 ila 5 ay sonra da katı şekilde beslenmeye başlarlar. Yavrular 3 ila 4 yıl içerisinde cinsel erişkinliğe ulaşırlar. kutup ayısının ortalama ömrü 30 yıldır.

Kutup Ayısı Genel Özellikleri;

    Kutup ayısı diğer ayılardan farklı olarak başı ve vücudu uzun bir canlıdır.
    Kutup ayısının ayak tabanlarının altı özel deriyle kaplıdır. Bu sayede buzda rahat hareket edebilmektedirler.
    Kutup ayısı iyi yüzücüdür. Kıyıdan en az 20 kilometre açığa gidebilmektedir su altında 100 kilometre hıza ulaşabilmektedir.
    Karada da son derece hızlı olabilen kutup ayısı ortalama 35 kilometre hızla koşabilmektedir.
    Kutup ayısı kış uykusuna yatmaz.
    Kutup ayısı -45 dereceye kadar dayanabilmektedir.
    Kutup ayısı 2 kilometre ötedeki bir fok balığının dahi kokusunu alabilmektedir.
    Kutup ayısı kızılötesi cihazlarda görünmez. Sadece nefesi ve burnu belli olur.

Bukalemunu Yakından Tanımaya Ne Dersiniz ?


Bukalemun Kertenkeleyi andıran bir hayvandır. Böcekleri yiyerek beslenir. Avını hem ayaklarıyla, hem de kuyruğu ile yakalayabilir. Ayaklarında bulunan beş parmağı ikiye bölünmüş olup, kıskaç biçimindedir. Gözleri ayrı doğrultulara aynı zamanda bakabilir, İnce uzun ve ıslak dilini hızıla uzatıp çekerek avını yakalayabilir. Bukalemunlar renk değiştirerek içinde bulundukları yere uyarlar. Güney Avrupa’da yalnız bir tür bukalemun bulunur. Afrika’da Madagaskar adasında başka türleri de vardır.

Bukalemun (Lat. Chamaeleon chamaeleon). Pullusürüngenlerin Bukalemungiller familyasından Kertenkeleler takımının alt sınıfından bir kara sürüngen cinsidir. Vücudu silindir biçiminde olup iki yandan basıktır. Uzunluğu 20-30 cm’dir. Başı üçgen biçimindedir. Uzun ve sarılmaya yarayan kuyruğu vardır. Ayakları kavramayı kolaylaştıracak belirgin bir değişiklikte hayvanın ağaçlar üzerindeki yaşamına uyum gösterir. Büyük olan gözlerinin birbirinden bağımsız değişik yönlere bakabilmesi, avını aramada etkili bir özellik sağlar. Dili uzun ve hareketli olup geniş ucu avın yada böceklerin yapışmasını sağlayacak kıvamlı bir salgıyla kaplıdır. Derisi üzerinde renksiz hücrelerle birlikte siyah, sarı ve kırmızı pigment hücreler vardır. Hayvanın korku, kızgınlık, sağlık durumuna ve ısı, ışık gibi dış uyarılara göre derinin kasılması ya da gevşemesi deride renk değişikliğine neden olur. Genelde gündüz yeşil, gece beyaz-sarı renkte olan bukalemunun büyük akciğerleri vardır, kızdırıldığı zaman ya da kavga durumlarında hayvanda tipik olarak görülen kabarmayı sağlar. Yumurtlamayla çoğalır. Kuluçka süresi çevre koşullarına bağlı olarak 4-10 ay arasında değişir. Kış uykusuna yatar; sinek, çekirge ve kelebeklerle beslenir. Mısır, Libya ve Fas başta olmak üzere tüm Akdeniz kıyı ülkelerinde yaşarlar.


 Boyu 20-30 cm olup ağaç dallarında yaşar. Derisinin içinde yer alan kromatofor denilen renk hücreleri sayesinde rahatlıkla renk değiştirerek yılan, yırtıcı kuş vb. düşmanlarından kendini korur. Bulunduğu ortama göre renk değiştirebildikleri gibi belli etmek istedikleri duygulara göre de renk değiştirebilirler. Derilerini sarı, yeşil, kırmızı tonlarına, kestane rengine ve siyaha çevirebilir, benekler ve çizgiler oluşturabilirler. Başının tepesi miğferlidir.

Bukalemunlar böceklerle beslenirler. Dilleri boylarının yaklaşık 1-1,5 katı uzunluğunda, hareketli, uzun, vantuzlu ve yapışkandır. Dilini avının üzerine uzatır ve yakalayarak ağzına atar; ayrıca ayakları ve kuyruğu da yakalayıcıdır. Göz kapakları kalındır. Gözleri birbirinden bağımsız olarak hareket eder. Bir gözü sağa bakarken diğeri sola bakabilir. Her ayağında ki beş parmak, iki bölüme ayrılarak kıskaç biçimini alır ve ağaç dallarına rahat tutunmasını sağlar. Çok yavaş yürürler.

Bukalemunlar toprağın üzerinde yürüme ve çukur açmada çok zorlanırlar. Bukalemunlar yaz sonunda toprağa kazdıkları çukurlara birkaç düzine yumurta bırakarak üzerlerini toprakla örterler. 3-4 ay içinde yavrular yumurtadan çıkarak hemen avlanmaya başlarlar. Ayakları ve kuyruklarıyla dalları kavrayabilirler.

Güney Avrupa’da, Japonya ve Kuzey Afrika’da tek türü, adi bukalemun( Chamaele on chamaeleon ) yaşar. Bu türün yumurtlayarak çoğalmasına karşın, Doğu Afrika’nın dağlık bölgelerinde yaşayan bitoeniatus doğurgandır. Madagaskar’da yaşayan boynuzlu bukalemun ( Leandria Perarmata ) başında ve sırtında kemik çıkıntıları bulunur.

Ambulans İçin Bizce Geç


O Nasil Bilekmiş Öyle


Kar Yağinca Ben


Büyük Düşünen Adam



6 Şubat 2016 Cumartesi

Zürafalar Hakkinda Bilmediklerimiz

Zürafalar Hakkında;
En uzun boylu hayvan olan zürafaları tanıyalım.
Zürafalar, kara hayvanlarının en uzunu ve en güçlüsü aynı zamanda en uysalı olarak göze çarpmaktadırlar. Yetişkin erkek zürafalarda yerden başa kadar olan yükseklikler 4,5 – 6 metre, ağırlıklar ise 1200 – 1400 kilogram arasında değişirken, dişi zürafalarda yükseklikler 4 – 5 metre, ağırlıklar ise 750 – 1200 kilogram arasında değişir. Vücudu ile deveye, postunda bulunan benekler ile leopara benzediğinden ve çok hızlı koştuğundan, eski Yunanlılar zürafanın leopar ile devenin çiftleşmesinden meydana geldiğine inanıyorlardı. Yunanca deve (camelio) ve leopar (lopard) kelimelerinin birleşmesiyle ortaya çıkmış olan camelopardalis zürafanın latince isminin temelini oluşturur. (“Giraffe camelopardalis”)

Zürafalar boynuzlu olarak doğan tek hayvan cinsidir. Hem erkek ve hem de dişilerin alınlarında kıllı deri ile örtülü kısa boynuzlar vardır.

Zürafalar harikulade bir dolaşım sistemine sahiptir. Zürafaların yaklaşık 60 cm uzunluğa ve 11 kg’lık bir ağırlığa sahip muhteşem bir kalpleri vardır. Bir mukayese yapmak gerekirse, bir zürafanın kalbi kafasından daha büyüktür. Zürafalar, yüzükoyun vaziyetlerdeyken gösterdikleri 280/180 mmHg kan basıncı ile canlılar arasında en yüksek kan basıncına sahiplerdir. Kalpleri dakikada 170 kez atmaktadır. Bir zürafanın kalbi, dakikada tüm vücuda 75 litre kan pompalayabilmektedir. Zürafalarda bulunan kan hücresi miktarı, bir insanda bulunanın iki katıdır. Zürafalar bir şey yedikten veya içtikten sonra kafalarını yerden kaldırdıklarında, kalbin beyne yeterli kanı pompalayabilmesi için normalden iki kat daha fazla atması gerekmektedir.

Zürafaların en büyük düşmanları aslanlar ve sırtlan sürüleridir. Aslında zürafaların tekmeleri bir aslanı öldürecek güçtedir. Fakat su içerken veya yerde otlarken bir kaç aslan boynuna saldırarak onu öldürebilir.

Zürafalar yaklaşık 0.5 metre uzunluğuna sahip çok uzun bir dile sahip olup, dilleri ile kulaklarını temizleyebilirler.

Zürafalar boyunlarının uzunluğuna rağmen, bir çok hayvan ve insanda olduğu gibi 7 adet boyun omuruna sahiptirler. Küçük bir fare ile zürafanın boyun omur sayısı aynıdır. Fakat zürafada kemikler büyüktür. Zürafaların çok az memelide bulunan bir diğer özellikleri koşarken sağ ön ve arka ayakları ile sol ön ve arka ayaklarını aynı anda öne attıklarından ötürü yalpalayarak koşmalarıdır.

İki erkek zürafa sadece sürü lideri olmak için yaklaşık 15 dakika kapışabilir. Birbirlerine baş ve tekme ile saldırdıkları görülür. Zürafa erkekleri kimin daha güçlü olduğuna karar verdikten sonra grup içinde sakin hayatlarına devam ederler.